31 Mayıs 2024 Cuma

Neden "Dubai Altını" istenmiyor?


Altın sektörü, kara para aklamayla ve terörizmin finansmanıyla mücadele edenlerin en yakın takibinde olduğu sektördür. iPhone15'ten küçük ebatlı olan 1 kg'lik külçenin parasal değeri 75 bin usd gibi yüksek bir değer ve fiziken transferi paradan dahi kolay. 

Dubai (ve 'Birleşik Arap Emirlikleri'nin geri kalan 6 eyaleti) kara para aklamayla ve terörizmin finansmanıyla mücadelede ciddi şekilde mercek altında olan bir merkez. Son yayınlanan bir rapor (SwissAid), geçtiğimiz 10 yıl zarfında Afrika'dan buraya 2500 tondan fazla altının kaçırıldığını söylüyor. Bu raporda ortaya konan veriler Reuters'in 2019'da yayınladığı bir raporla da örtüşüyor. 

Afrika'da resmi maden şirketleri tarafından çıkarılan altın miktarı kadar bir miktar altın (yıllık 400 tonun üzerinde) yerel halk tarafından çıkarılıyor, belirli merkezlerde "tüccarlar" tarafından toplanıp Dubai'ye gönderiliyor ve buradan tüm dünyaya dağıtımı yapılıyor. Raporlarda, Afrika kıtasından kaçırılan bu altınların %80-85'inin Dubai'ye gittiği belirtiliyor. Bu akış içerisinde bol miktarda kara paranın aklandığına dair ciddi şüpheler de mevcut. Bu sebeple menşei Dubai veya Birleşik Arap Emirlikleri olan altınlar, gri alanlarda görünmek istemeyen firmalar tarafından alım satıma konu edilmiyor.

Altın alacak kişilerin ve kurumların Borsa İstanbul tarafından ilan edilen şirketlere ait altınları tercih etmeleri bu sebeple önem arz ediyor. Altınları alınabilecek şirketler listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Swissaid Raporuna buradan ulaşabilirsiniz.

Reuters Raporuna buradan ulaşabilirsiniz.


     

Rezervler içinde altının önemi büyük; altın rezervinin içinde de bankaların önemi büyük.

Merkez Bankası'nın altın rezervleri bir önceki haftaya göre değişmeyerek 791 tonda kaldı. Lütfen dikkat, miktar olarak son zamanlarda altın rezervlerinde çok ciddi bir artış görmesek de, altının değerlenmesi sonucu altının Merkez Bankası resmi rezerv varlıkları içindeki payı 2023 sonundaki yüzde 34'ten yüzde 42'ye yükseldi. Bu oranla rezervlerin içinde en çok altın bulunduran ilk 20 ülke arasında 17. sırada oluyoruz (ilk 5: Venezuela %86, Özbekistan %74, Portekiz %73, ABD %71 ve Almanya %71).

2014 sonunda TCMB'nin kendi malı altın 116 ton iken, 413 ton bankalar zorunlu karşılık (ZK) altını bulunuyordu (Rezerv Opsiyon Katsayısı sayesine). Bugün ise TCMB'nin kendi malı altın 500 tonun biraz üzerinde iken bankaların ZK altını ise sadece 100 ton civarında. Bankaların ZK'daki altınlarının, artmasını bırakın, aynı seviyede kalması halinde şu an 900 tonun üzerinde uluslararası standartta, resmi rezerv varlıkları içinde gösterilebilecek altını olacaktı TCMB'nin..    

Rezervler içinde altının önemi büyük; altın rezervinin içinde de bankaların önemi büyük. 

Altın bankacılığı fiziki altına olan talebin bir kısmını kendine çekerek kaydiye dönüştürüp cari açığa katkı sunarken aynı zamanda Merkez'in rezervlerine de uluslararası standartta altın vererek zorunlu karşılıklar yoluyla ciddi katkı sağlıyor. 



30 Mayıs 2024 Perşembe

"Altın ithalatı rayına girdi" dedim ama...

"Altın ithalatı rayına girdi" dedim dünkü paylaşımımda... Görev aldığım eski kurumumdan değerli arkadaşım İsmet Aydın beyin, bu durumun olumsuz etkileri üzerine güzel bir sorusu oldu.

Altın ithalatına getirilen kotalar sektöre içirilen acı ilaç oldu dedim. Aslında bu durumdan en çok etkilenenler, yani acı ilacı içenler, ihracat yapan firmalarımız oldu. Dünyada kilosu 75 bin USD olan hammaddeye kiloda 3-5 bin USD daha pahalı ulaşabilen ihracatçı firmalar bu dönemde çok zorlandı. (İhracat yapmayan firmaların ise bu durum elbette lehlerine oldu, yurtdışından altını getirip kiloda 3-5 bin USD farkla yurtiçinde sattılar).

Kota öncesi 2023'te aylık ortalama 5,7 ton olan altın ihracatımız, aylık 12 ton ithalat kısıtının fiilen uygulanmaya başladığı ay olan Ocak 2024'ten itibaren %75 azalarak aylık ortalama 1,4 tona düştü. İhracatçı açısından çok zor bir ilk çeyrek geçti, neyse ki bu dönem kısa sürdü. Bakanlık harika bir karar alarak 2 banka vasıtasıyla (Ziraat Bankası ve Vakıf Katılım) kuyumculara uluslararası fiyatlardan altın tedarik edileceğini duyurdu (27 Mart). Sonrasında; sular duruldu, Nisan ayı altın ihracatımız 5 tona (375 milyon USD) çıktı!

Bu dönemin kısa sürmesi, krizlere hem firmalar hem bireyler olarak 'şerbetli' olmamız ve güzel yönetebilmek kabiliyetine sahip olmamız sayesinde ihracatçılarımız da ciddi bir zarar almadan çok şükür bu dönemi atlattılar gibi görünüyor.

İthalat verileri Borsa İstanbul, İhracat Verileri TÜİK



29 Mayıs 2024 Çarşamba

Altın ithalatı rayına girdi...

Geçtiğimiz iki sene ayda ortalama 24 ton altın ithal ederken bu miktar getirilen sınırlandırma ile aylık en fazla 12 tona sabitlendi. Sadece belirlenen firmalar ve bankalar aracılığı ile kısıtlı bir şekilde yapılabilen ithalat, sektör tarafından şiddetli itirazlara yol açsa da Maliye Bakanı "Bir meta'ı, ülkede olmayan döviz kaynaklarıyla ithal edeceksiniz, ondan sonra da bir köşede atıl olarak duracak, bunun neresi memleketin menfaatine!?" diyerek son noktayı koydu. 

Eğri oturalım; doğru konuşalım: el hak, bu yaklaşım genel olarak doğrudur... 

"Kota koymasaydık 40 milyar dolarlık (~530 ton!) daha altın ithalatı olacaktı" ifadesi ise biraz abartılı bir söylem gibi görünüyor. 2023 ilk 7 aylık (kota öncesi) ortalama olan 32 ton ithalat miktarı baz alındığında, kota sonrası 9 aylık dönemde aylık ortalama 16 tona düşen altın ithalatıyla toplam 144 ton altın (~11 milyar USD) ithalatı engellenmiş görünüyor. 

Altın ithalatı kotaları içinde bulunduğumuz krizde bizim sektöre içirilen acı ilaç oldu. Umarım içtiğimizle kalmayız, işe yarar da bir an evvel düzlüğe çıkarız...


28 Mayıs 2024 Salı

Yurt Dışı Müşterilerin Altınları Artmaya Devam Ediyor...

Daha gidilecek çok yol var elbet. Bankalardaki altın miktarı 35 milyar dolarlık ciddi bir tutara ulaştı. Bu altınların arasında yurt dışı müşterilerin (yerleşiklerin) payı da son yıllarda yeniden artmaya başlayarak yüzde 2,5'e ulaştı.

Grafikten şunu okuyoruz: Altın bankacılığının 80'lerden sonra yeniden harlandığı 2011 senesinden sonra yurt dışı müşterilerin de payı hızlıca artarak yüzde 3,5'e yükseldi.

2016 sonunda ise (15 Temmuz) payları istikrarlı bir şekilde azalmaya başladı, ta ki 2021'e kadar (Soru: 2021 ve sonrasında ne oldu da trend tersine döndü?). Nihayet 2021'den itibaren yurt dışı müşterilerin payları artmaya başladı.

Altın bankacılığındaki ürün çeşitliliği ve diğer ülkelerin çoğunda olmayan enstrümanlar (bankadan bankaya altın transferi, mobilden al/sat, fiziki teslim vb.), çoğunun yurt dışında yaşayan/çalışan Türklerden ibaret olduğunu tahmin ettiğim "yurt dışı yerleşik" müşterileri bankalarımızdaki altın hesaplara teşvik ediyor.

Son olarak, gözden kaçmasın lütfen, şu anki payları yüzdesel olarak 2017 seviyesinde görünüyor ama o zamanki miktar 4 ton idi, şimdi 11,4 ton ile yüzde 2,5 paya sahipler (31.03.2024).


 

27 Mayıs 2024 Pazartesi

HOKA gümbür gümbür geliyor...


Markanın ilginç bir hikayesi var ve bu hikayede iş dünyasındaki herkes için değerli dersler var, takipteyiz.

Kısaca: 2009'da Fransa'da kurulan HOKA, kurulduktan sadece 3 yıl sonra 1,1 milyon USD'ye Deckers grubuna satıldı.

Bugün ise yaklaşık 2 milyar USD ile Deckers grubunun cirosunun neredeyse yarısı HOKA'dan geliyor.

Nike ve Adidas'ın küresel satış adeti toplamda 1,1 milyar çift ayakkabı iken HOKA'nın satış adeti henüz 'sadece' 18 milyon. Ancak bu lige yeni bir marka iddialı ve kalıcı bir şekilde girecek gibi görünüyor.

Devlerle mukayese edilince henüz emekleme aşamasında olduğu görülüyor; ama rahatlığı hafifliği ve "kaba görünüyor ama şık" -chunky-chic- modası sayesinde Britney Spears'tan başkan Joe Biden'a pek çok ünlünün tercih ettiği marka olmuş durumda.

Detaylı hikayesi: https://www.ft.com/content/81f8def3-591d-4ae5-b93f-aaaa12cfd406

24 Mayıs 2024 Cuma

10 banka, sektörün %82'si...

Bankacılığın, bilhassa bireysel bankacılığın ülkemizde dünya standartlarının üzerinde yapıldığını, düşünüyorum. Farklı banka türleri olması, personel kalitesi, teknoloji kullanımı, şeffaflık, otorite denetimi, krizleri yönetmedeki ustalık... Takdire şayan.

Aşağıdaki tabloda Türkiye'nin en büyük 10 bankası büyüklük sıralı bir şekilde ve bunların belli başlı kalemlerdeki verileri mevcut. (2024 ilk çeyrek)

3-5 not:

-Sadece 10 banka bankacılık sektörünün %82'sini oluşturuyor. 

-Kamu bankaları bir süredir 'amme hizmeti' veriyorlar, zarar yazmamaları dahi takdire şayan.

-"Kamu" deyince genel olarak kurumlarda personel fazlalığı düşünülüyor maalesef ülkemizde. Kamu bankalarında ise şube başına personel 18 iken listedeki özellerde bu sayı 20.

-Bir katılım bankası Türkiye'nin en büyük ilk 10 bankası arasında. (Diğer 5 katılım bankası 12-16. sıradalar: ING, Fiba, Şekerbank, Odea, Burgan gibi bankaları büyüklükte geçtiler).

Büyük hali için tablonun üzerine tıklayın





22 Mayıs 2024 Çarşamba

Devlet bankası tercih edenler Ziraat'te, özel banka tercih edenler İş'te, katılım bankası tercih edenler Kuveyt Türk'te...

Müşterilerine altın hesap sunmayan pek az banka kaldı, artık hemen hemen bütün bankalarda altın hesaplar mevcut. Hangi bankanın ne kadar altını olduğunu ton bazında büyükten küçüğe doğru 10 + 10 banka şeklinde aşağıdaki grafiklerde görebilirsiniz.

Grafiklerde ilk 10'da 3 büyükler kamu + 4 büyükler özel + Kuveyt Türk, QNB ve Vakıf Katılım'ın olduğu görülüyor.

Bankacılık sektörünün altın hesaplarla ilgili çözmesi gereken öncelikli 3 konu:

1. Hesaptaki altını müşterilerine fiziki verebilmek (müşteriler için çok önemli, yapan bankalar var Kuveyt Türk gibi),

2. Bankanın altını değerlendirmesi, getiri elde edebilmesi (ki müşterileri ile de bu getiriyi paylaşsınlar, altın kuru bir yana, altıncı mudiler altından getiri de elde edebilsinler),

3. Kurulan ama maalesef sağlıklı bir şekilde çalıştırılmayan 20 bankanın üye olduğu bankalararası Altın Transfer Sistemi'nin aktifleştirilmesi.

Fiziki altına talebin bir kısmını kendine çekerek kaydiye dönüştüren ve cari açığın azaltılmasına katkı sunan altın bankacılığı, geliştirilmeyi ve otoriteden teşvik almayı hak ediyor (Mart sonu itibarıyla bankalarımızda altın hesaplardaki altınların değeri 34 milyar 958 milyon $. Toplam mevduatın %7,3'ü altın).


 

21 Mayıs 2024 Salı

Bankacılıkta uzaktan müşteri olanlar şubeden müşteri olanları geçti...

 


 "2000'li yıllarda oturduğumuz yerden alışveriş yapacağız!" başlıklı 1991 yılına ait haberi daha önce görmüşsünüzdür internette. Gerçekten de bu noktaya o kadar hızlı geldik ki artık alışverişinin çoğunu "oturduğu yerden" yapanların sayısı hızla artıyor.

Bankacılık sektöründe yeni müşteri kazanılmasında durum kesinlikle böyle. Geçmiş yıllarda klasik yöntemle şubeye gidip bankacının karşısına oturup hesap açmak gerekiyor iken artık uzaktan hesap açmanın yasal olarak mümkün hale gelmesiyle oturduğumuz yerden banka müşterisi olabiliyoruz. Ve ilk kez Aralık ayından başlayarak 2024 ilk çeyreği dahil 4 aydır peş peşe uzaktan hesap açanların sayısı şubeden hesap açanların sayısını geçmiş durumda! 2024 ilk çeyrekte uzaktan müşteri olanlar (online başvurup kurye ile evrak alınanlar dahil) 2,4 milyon iken şubeye giderek müşteri olanların sayısı 2 milyonda kaldı.

Velhasıl, onlineda yoksan-yoksun...


17 Mayıs 2024 Cuma

New York - Türkiye...

New York’ta, yeni mezun bir öğretmen maaşı 5.500 USD. Bizde bu tutar 35 bin TL. 

35.000/5.500 = 6,4

Yani, Türkiye’deki bir öğretmenin (veya 35 bin TL maaşı olan birinin) alım gücü ile New York City’deki bir öğretmenin (veya 5.500 USD maaşa sahip birinin) alım güçlerinin eşitlenmesi için, aynı refah düzeyinde yaşamaları için Amerika’da 10 dolar olan bir ürünün fiyatının bizde 64 TL olması gerekiyor.

İşbu hesap ile (satın alma gücü) New York’ta yaşayan öğretmenin bazı ürünlere vereceği tutara göre bu ürünlerin bizde olması gereken TL tutarlarını listeliyorum.

Özet: New York’taki öğretmen 11 aylık maaşı ile listedeki arabayı alıyor ise bizdeki öğretmenin de aynı satın alma gücünde olması için 11 aylık maaşı ile o arabayı alabilmesi lazım. Yani o arabanın tutarı (maaş 35 bin TL * 11 ay) 385 bin TL olmalı.

Sonucu yorumlamıyorum.

(Hayır ağlamıyorum, gözüme bir şey kaçtı…)

Listenin üzerine tıklayınız




16 Mayıs 2024 Perşembe

'Altında arbitraj olur mu' mu dediniz? Hem de nasıl olur...

 

(Grafiğin tam boyutu için grafiğin üzerine tıklayın)

Altın fiyatları 2023’ün son çeyreğinde ons’u (31,1 gramı) 2 bin doların üzerine yerleşip hızla artmaya başlayınca, dünyada altın fiyatlarında ilginç deneyimler yaşadık. Altının uluslararası piyasalarda belirlenen fiyatından ilginç sapmalar oldu. Misal, ekranlarda kilosu 75 bin USD olarak görülen altın bizde 80 bin dolara satılırken aynı anda Hindistan’da 74.500 USD’ye satılmakta idi!

Bizdeki gibi, bazı ülkelerde altın daha pahalı satılırken (jargon: premium) bazı ülkelerde ise daha ucuza satıldı (discount). Bunun en güzel örneği Türkiye ve Hindistan aslında ama Türkiye’deki geçmiş serbest piyasa USD fiyatlarını derlemeye vaktim olmadığı için Hindistan-Çin için hazır veriler buldum.

Altın fiyatları artmaya başladıkça Hindistan’daki yatırımcılar bunu satış fırsatı olarak gördüler ve altınlarını satmaya başladılar; o kadar ki insanlar altınlarını satacak yer bulmakta zorlandılar iç piyasada. Bu arz fazlası altın fiyatlarını düşürdü ve discount oluştu. Yeri geldi altının kilosu bin 300 USD daha ucuzdu Hindistan’da.

Aynı fiyat artışı karşısında Çin’li yatırımcılar daha da çok altın almayı tercih ettiler, tıpkı bizdeki durum oluştu. Daha da yükseleceği beklentisiyle bireyler de altın aldı, firmalar da uzun pozisyona geçti ve talep fazlası altın fiyatlarını arttırdı, premium oluştu. Altının kilosuna bin 700 USD’ye varan farklar ödemeyi kabul ederek altın satın aldı Çinli yatırımcılar.

Aşağıdaki tablo, 2024 yılbaşından itibaren geçen 19 haftalık sürede Hindistan ve Çin’deki altın fiyatlarındaki sapmaları (premium/discountları) gösteriyor.

Mavi sütunlar: Hindistan’da 1 kg altının uluslararası fiyata göre kaç dolar ucuza satıldığını,

Kırmızı sütunlar: Çin’de 1 kg altının uluslararası fiyata göre kaç dolar pahalıya satıldığını,

Siyah sütunlar: Hindistan ve Çin’deki 1 kg altında kaç USD fark olduğunu gösteriyor.  

Çin yerine Türkiye’yi bu grafiğe koyulursa izlemesi daha güzel olacaktır.

Girişimci-Beyaz Yakalı dostlardan bazıları hemen Türkiye-Hindistan firma kurup “ordan al burda sat” planları yapmaya başlamıştır muhtemelen 😊

Detaylı bilgiler Dünya Altın Konseyi’nde: https://www.gold.org/goldhub/data/gold-premium

15 Mayıs 2024 Çarşamba

Altın rezervlerindeki artış serisi bozulmadı...

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in görevi devralmasından sonra (Haziran 2023) en istikrarlı seyreden başlık kuşkusuz altın rezervleri. Merkez Bankası'nın genel rezerv seviyesi aydan aya bazen azalır bazen artarken, altın rezervlerinde ise sürekli bir artış görüyoruz. Diğer merkez bankaları ile mukayese edince son ayda Hindistan ve Çin'i de geçerek en çok altın satın alan merkez bankası TCMB oldu.

Grafikteki miktar sadece TCMB malı altından ibaret olmayıp bankaların zorunlu karşılıkları, hazine altınları vb gibi emanet altınları da içermekte. 

Kendi malı altın miktarında da TCMB dünyada en çok altın rezervi olan merkez bankaları sıralamasında 11.sırada yer alıyor (ilk 10: ABD, Almanya, İtalya, Fransa, Rusya, Çin, İsviçre, Japonya, Hindistan ve Hollanda).

Dünya altın rezervleri ile ilgili detaylı bilgilere şuradan ulaşılabilir: https://www.gold.org/goldhub/data/gold-reserves-by-country

TCMB rezerv miktarlarına şuradan ulaşılabilir: https://evds2.tcmb.gov.tr/index.php?/evds/DataGroupLink/9/bie_ulusdovlkd/tr





10 Mayıs 2024 Cuma

Bankada en çok altını olan illerimiz


Klasik sıralama (illere göre toplam altın miktarı) elbette İstanbul, Ankara, İzmir.. diye gidiyor ama kişi başı altın miktarı aynı veriye başka bir açıdan bakmamızı ve bambaşka bir manzara görmemizi sağlıyor. 

Bankalarda en az altın tutan illerimiz doğu ve güneydoğu. Bu elbette sürpriz değil, bölgedeki altın miktarının çok fazla olduğunu tahmin etmek güç değil. Bu bölgelerimizde altın, yatırım amacının yanı sıra kadınların takı maksatlı kullandığı çok önemli bir varlık: mutlaka evde-işte her an kullanıma hazır halde olmalı... Batıya geldikçe bankalardaki altın miktarı da artıyor. 

Deprem bölgelerindeki Hatay, Kahramanmaraş gibi illerimizde daha fazla altının bankalara geçiş yapmış olmasını tahmin ederdim. Maalesef deprem sonrası enkazdan çıkan, saçılan, çalınmak üzereyken yakalanan, çalınan altın haberlerini çok sık duyduk. Bundan dolayı bölgedeki halkımız altınlarını kaydileştirip bankalara yöneldiler ama, bu geçişin çok kısıtlı kaldığı görülüyor.


 

8 Mayıs 2024 Çarşamba

Mart ayında banka müşterileri bin 300 kg altın aldı...


Pandemi döneminde Şubat 2021'de 685 tonun üzerine çıkarak rekor seviyeleri gören bankalardaki altın miktarı, bu noktadan sonra peyderpey azalarak Kasım 2023'te 450 ton ile en düşük seviyeyi gördü. Kasım'dan bu yana ise altın miktarı tekrar artmaya başladı ve bu artış 10 tonu buldu...

Bu artışın başlıca sebebinin Ağustos-Eylül döneminde yapılan düzenlemelerle altın ithalatının kısıtlanması, fiziki altına erişimin güçleşmesi olduğunu düşünüyorum. Altın arzı daralarak altına yatırım yapmak isteyen yatırımcıların fiziki altına erişimi kısıtlanınca ve haliyle de fiyat farkı oluşunca (Hatırlarsınız Banka/TV ekranlarında altının gramı 2.400 TL, kuyumcuda 2.500 TL vb.) bankalardaki altın hesaplara rağbet yeniden arttı.

Pandemi öncesi 2019 sonu itibarıyla bankalardaki altın miktarının sadece 214 ton olduğunu hatırlayınca, bankalardaki şimdiki 460 ton altın seviyesine nasıl çok hızlı geldiğimiz daha iyi anlaşılıyor... Ve burada konuşulmayı/yazılmayı bekleyen ne kadar da çok şey var... 

(Büyük hali için grafiğe tıklayabilirsiniz)